26 Ekim 2010 Salı

İnternetin Geçmişi

İnternetin Geçmişi

İnternet', 1960'ların başında askeri ve bilimsel araştırma ve geliştirme alanında, bilgisayarlar yardımıyla bilgi paylaşımında büyük potansiyel değer olduğunu gören bir grup insanın vizyoner düşüncesinin bir sonucudur. MİT (Massachusetts Institute of Technology)'den J.C.R Licklider, 1962 yılında bilgisayarların global şebekesini önerdiği ve sosyal etkileşimlerin kayıtlı ilk tanımını yaptığı, "kısa notlar serisi" çalışmasını yayınlamıştır. Aynı yılın sonunda, Licklider ilk başkanı olduğu DARPA'ya girdi.

MIT'den Leonard Kleinrock internet bağlantısının temelini biçimlendirmek için paket anahtarlar teorisini geliştirdi. MIT'den Lavvrence Roberts 1965 yılında çevirmeli telefon hatları üzerinden Kaliforniya'daki bir bilgisayarla Massachusetts'deki bir bilgisayar arasında bağlantı kurdu. Bu deneme, geniş alanda şebekeleşmenin yapılabilir olduğunu gösterdi. Böylece, Kleinrock'un paket anahtar teorisi doğrulanmış oldu. Roberts 1966 yılında DARPA'ya katıldı ve ARPANET için kendi planını hazırladı. Burada ismi geçen ve geçmeyen vizyonerler ilk internetin kurucuları oldular.

1969 yılında ARPA kuruldu ve internet kavramı olarak kullanılmaya başlandı. ARPA başlangıçta 4 ayrı üniversitedeki ana bilgisayarlarla bağlantı halindeydi. Birkaç yıl içinde çok sayıda kurum (çok sayıda araştırma enstitüsü ve üniversite) aşamalı olarak ARPA'ya bağlandı.

Internet, başlangıç aşamalarında bilgisayar uzmanları, bilim adamları ve kütüphaneciler tarafından kullanıldı. Sıradan insanların kullanabileceği kolaylıkta değildi. Bu anlamda, ilk internet bugün kullanılan gibi kolay kullanım olanağı olan kullanıcı dostu değildi. O günlerde, evlerde ve ofislerde bilgisayar yoktu. İnterneti kullanacak kişi kim olursa olsun, karmaşık bir sistemi kullanmayı öğrenmesi gerekiyordu.

1972 yılında, Ray Tomlinson tarafından elektronik posta ARPAnet'e uyumlaştırıldı. Kullanıcı adı ve adresini birleştirmek için, birçok sembol arasından "@" sembolünü seçti. 1972 yılında RFS10 olarak yayınlanmış Telnet protokolü uzaktaki bilgisayara bağlanmayı başardı. 1973 yılında RFS standartlarında yayınlanmış Ftp Protokolü, internet siteleri arasında dosya transferini olanaklı kıldı.

İlk defa Bob Kahn tarafından önerilen TCP/IP mimarisinin bir sonucu olarak, internet 1970'li yıllarda olgunluğa ulaştı. TCP/IP çok sayıda bilgisayar arasında dosya transferi, elektronik posta ve uzaktan bağlanma gibi olanaklar sunan bir internet protokolüdür. TCP/IP yukarıda belirtilen birkaç temel hizmeti verebildiği için başarılı olmuştur. 1983 yılında ABD savunma bakanlığı daha önce kullandığı NCP protokolü yerine TCP/IP'yi adapte etmiştir.

1986 yılında ABD'de Ulusal Bilim Vakfı'nın sponsorluğunda, NSFnet ABD çapında 56 kbps hızında internet omurgası oluşturulmuştur. Vakıf sponsorluğunu yaklaşık on yıl devam ettirmiş ve ticari olmayan hükümet işleri ve araştırma amaçlı kuralların düzenlenmesini desteklemiştir. E-posta, Ftp ve Telnet komutları standartlaştırılmış, teknik olmayan personelin internet kullanımı da kolaylaşmıştır. Bugünkü standartlar kadar kolay olmasa da, üniversitelerdeki belirli insanlara internet kullanımını açmıştır. Kütüphanelerin yanı sıra, bilgisayar, fizik, mühendislik bölümleri internet şebekesinin yararlı bir şekilde kullanımının yolunu bulmuşlardır.
İnternetteki site sayısı az olmakla birlikte, ilgilenilen alandaki araştırmaların kayıtlarını bulmak kolay hale gelmişti. O dönemde, ulaşılabilir kaynakları indekslemek için hala çok daha fazla araca ihtiyaçlardır.Kaynakwh webhatti.com:
Kütüphane katalogları dışında,, ilk internet indeksi 1989 yılında yaratıldı. Peter Deutxch ve onun ekibi, Montreal McGill Universitesi'nde Ftp dosyalan için "archie" adıyla anılan bir arşivleyici yaratmıştır. Bu yazılım periyodik olarak elde edilmeye açık olduğu bilinen Ftp dosyalarına ulaşıyor ve listeliyordu. Archie Unix işletim sistemi komutlarını kullanıyor ve tam kapasite kullanılabilmesi için bazı unix bilgilerini de sunuyordu.
1991 yılında, Minnesota Universitesi'nde ilk gerçek kullanıcı dostu internet arayüzü geliştirildi. Üniversite, kampus içindeki yerel ağında bilgi ve dosyalara erişim için basit bir menü sistemi geliştirdi. Hemen ardından ana makinelerde kullanılan bu sistemin kişisel bilgisayarlarda da kullanım olanakları tartışılmaya başlandı. Bir süre sonra, menü sistemini kullanıcılara da yaygınlaştıran \ Gopher geliştirildi. Gopher, Minnesota Üniversitesi'nin maskotu olan sincap i demektir. Gopher, internette arama yapan kelimeye dayalı bir arama motorudur. Geliştirildikten birkaç yıl sonra dünya çapında 10.000'den fazla Gopher ortaya çıktı.
1989 yılında başlayan fakat Gopher'dan daha yavaş gelişen, kullanımı kolaylaştıran başka bir gelişme yaşandı. Tim Berners ve ekibi, Avrupa Parça Fiziği Laboratuvarı'nda bilgi dağıtımı için Cern adıyla bilinen yeni bir protokol önerdiler. Bu protokol 1991 yılında günümüzde de yaygın olarak kullanılan www (world wide web) adını aldı. www hipertextlere dayalı bir internet protokolüdür.

1993 yılında, internet tarihi açısından çok ileri bir gelişme olarak görülen, ilk grafiğe dayalı tarayıcı Mosaic, Mare Andreessen ve ekibi tarafından geliştirildi. Andreesen daha sonra, Microsoft'un Internet Explorer'i geliştirmesine kadar en popüler grafik tipi tarayıcı ve servis sağlayıcı olarak bilinen Netscape firmasına katıldı.
Delphi, abonelerine internet üzerinden ulusal çapta ticari işlemler yapma olanağı sunan ilk işletmedir. Delphi, Haziran 1992'de bir e-posta bağlantısı ile hizmete açıldı ve aynı yılın sonlarında tam internet hizmeti vermeye başladı. 1995 yılında, Ulusal Bilim Vakfı'nın internet omurgasına yönelik sponsorluğuna "son verdiğinde ticari kullanımdaki hileli sınırlamalar kalktı ve tüm aktörler ticari şebekeye güven duydular. AOL, Prodigy, Compuserve internete katıldılar. Böylece, internetin ticari kullanımı genişledi.
Microsoft'un tarayıcı ve internet servis sağlayıcı pazarına tam olarak girmesi, ticarete dayalı internetin sınırlarının gelişmesinde başlıca rolü oynamıştır. 1998 yılında, Microsoft'un Windows 98 sürümü işletim sistemi, internet tarayıcısı ile masa üstü kişisel bilgisayarlara iyi entegre oldu. Bu sayede, internet çok hızlı yayılmaya başladı. Microsoft'un başarısı o kadar yüksek oldu ki, ABD mahkemeleri rekabeti düzenlemek için Microsoft'un faaliyetlerini ayırarak küçültme kararı aldı.

İnternetin dünya üzerinde herhangi bir yerden her an kullanılabilmesi, gerek tüketicilerin gerekse işletmelerin ticari amaçla internet ortamına gelmesine neden olmuştur. İnternetin son 10 yıllık dönemdeki adaptasyonu o kadar hızlı olmuştur ki, fiziki ortamda yer alan hemen her şey internet ortamına taşınmıştır. İnsanlar için tanışma, sohbet etme, alışveriş yapma, müzik dinleme, film seyretme veya satın alma, bilgi arama v.b. çok çeşitli amaçlar için dünyanın her yerinde birçok ülkede çok sayıda işletme ve tüketici internet ortamında boy göstermektedir.

Bütün bu hızlı gelişimine rağmen, internet ile ilgili gelişmelerin sonuna gelindiği anlaşılmamalıdır. İnternetin verimli bir pazar ortamı olabilmesi için önünde daha birçok engeller mevcuttur. Bağlantı hızlarının artırılması, internete yönelik güvenin oluşturulması, işletme ve tüketicilerin internet ortamına adaptasyonları v.b. birçok alanda yapılması gereken birçok çalışma mevcuttur.

CHİP Dergisi

Bilgisayar donanım ve yazılı hakkında her türlü faydalı bilgiye ulaşmanız mümkün.
Ayrıca tüm son teknoloji haberleri  de bu linktedir.

http://www.chip.com.tr/

SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİNİN ÇOCUKLARA ZARARLARI


Çocuklar Açısından Ne Gibi Riskler Olabilir?

• En büyük risk; bilgisayarın sorumlulukların da önüne geçmesi ve çocuğun zaman yönetimini alt üst etmesidir ki, ailelerdeki en büyük tartışma nedeni. Çünkü bir noktada çocuğun beslenmesi ve uykusu dahi aksayabiliyor.

Çocukların ve bazen de diğer aile bireylerinin bilgisayara uzun zaman ayırmaları aile içinde bireyciliği arttırıyor. Ortak zamanları azaltırken sağlıklı iletişimi bozuyor.

• Bilgisayar ve internet ortamında çocuğun karşı karşıya kaldığı zararlı içerik de gelişimi için risk oluşturuyor. Çünkü, taklit, deneme ve özdeşim yoluyla öğrenen çocuğun şiddet, cinsellik, kabadayılık, argo konuşma gibi uyaranları benimseyip günlük yaşamına katması olasılığı var.

• Kontrolsüzce bütün sanal alemde dolaşabilen çocuk; anlamını kavrayamadığı bir site ile (örneğin pornografik, politik, şiddet içerikli, kumar) karşılaşabiliyor. Bu da çocukta korku yaratabilir. Ekranda pornografik bir görüntüye tanık olup günlerce kabuslar yaşayan, bazen de tam tersine bunu yaşıtları ile paylaşıp küçük krizlere neden olan çocuklar klinik pratiğimizde zaman zaman karşımıza çıkıyor.

• Son on yılda “oyun bağımlılığı” kavramı gündeme girmiştir ki, bunun varlığı doğru. Bütün zamanını doldururcasına oyun oynayan ergenlerin sayısı hiç de az değil. Üstelik oyun bağımlılığı yaşı giderek düşüyor.

• İnternette zaman geçiren çocuklar, tanıdık ya da tanımadık aynı ortamdaki başka kişilerin ticari, cinsel kötüye kullanımlarıyla karşı karşıya kalabiliyorlar.

• Bilgisayar karşısında hep aynı pozisyonda oturmaya bağlı el ve el bileği problemleri, boyun kaslarında tutulma ve ağrı, gözlerde yorgunluk, beslenme düzeninin bozulması, uyku bozukluğu, alt ıslatma, altına kaçırma vb durumlar da beden sağlığı için risk oluşturabilecek sorunlar.

Belirli Noktalara Dikkat!

• Bilgisayar kullanımı; eğitim, eğlence ve iletişim için destek olabilir ama bunların yerine geçmemelidir.

• Bilgisayar kullanımında anne baba da zaman zaman eşlik edebilmeli, çocuğa gerektiğinde rehberlik yapmalı, gerektiğinde kontrol edici olabilmelidir.

• Anne baba da bilgisayar kullanma şekilleriyle çocuklarına örnek olmalıdırlar.

• Bilgisayarda kullanılan programlar çocuğun gelişim düzeyine uygun olmalı, kullanabileceği basitlikte ve yaratıcı olmalı, istismar edici unsurlar içermemelidir.

• Bilgisayarın ortak kullanım alanlarında bulunması, aileden birisinin ya da bir arkadaşının zaman zaman eşlik etmesi de koruyucu bir unsur olabilir.

• Gerekli görülürse, çocuğun uygunsuz sitelerle karşılaşmasını önlemek için filtre programlar kullanılabilir.

• Çocuğa erken yaşta zaman yönetimi, sorumluluklar ve eğlenceli aktiviteler arasındaki dengeyi başarması öğretilmelidir.

• Evlerdeki bilgisayar savaşlarının en sık nedeni anne babanın kararsız ve tutarsız disiplin zaaflarıdır. Anne baba dengeli bir disiplin vermeyi öğrenmelidir.
                                                                                      Psikiyatr Uzmanı Dr. Ahmet Çevikaslan

23 Ekim 2010 Cumartesi

Bilgisayar Nedir? Yazılım ve Donanımları Nelerdir?

Bilgisayar Nedir?
Bilgisayar; kendine önceden yüklenmiş program gereğince çeşitli bilgileri-verileri uygun ortamlarda saklayan ve istenildiğinde geri getiren, çeşitli aritmetik ve mantıksal işlemler yapan; çok hızlı çalışan elektronik bir cihazdır.
Bilgisayarın elektronik kısmına donanım (hardware), program kısmına ise yazılım (software) denir.
Bilgisayarın gelişiminde şu 4 unsur hiç değişmemiştir.
1. Bilginin Girişi (Giriş birimleri: Klavye, mouse, kamera, scanner, fax-modem vb.)
2. Bilginin saklanması (Hafıza: Harddisk, disket, cd-rom vb.)
3. Bilginin işlenmesi (Beyin: Merkezi işlem birimi-Central Processing Unit-CPU)
4. Bilginin çıkışı (Çıkış birimleri: Monitör/ekran, Printer/yazıcı, plotter/çizici, modem)

Bilgisayar Donanımı
Donanım bilgisayarı oluşturan her türlü fiziksel parçaya verilen verilen addır. Donanım bir merkezi işlem biriminden (Central Processing Unit-CPU) ve bu birime bağlı çevre birimlerinden oluşur. Çevre birimleri de ayrıca giriş birimleri (input devices) ve çıkış birimleri (output devices) olmak üzere iki kısma ayrılır.

Bilgisayar Yazılımları
Yazılım, kullanıcıların bilgisayarda işlerini yapmalarına imkan veren tüm programlara verilen genel addır. Yazılımlar :
 1.Sistem Yazılımları
 2.Uygulama Yazılımları
olmak üzere iki ana gruba ayrılır.
Uygulama yazılımları; programlama dilleriyle yazılan kullanıcıya yönelik yazılımlardır.
Sistem yazılımları ise uygulama yazılımlarının belli bir donanım grubu üzerinde pürüzsüz olarak çalışmasını sağlayan zemin programlarını içerir.

19 Ekim 2010 Salı

                !!! MERHABA !!!

  • Sosyal Yaşamda Bilgisayar Kullanımı hakkında ne kadar bilgimiz var ve ne kadarını doğru biliyoruz?
  • Sosyal paylaşım sitelerini ne kadar doğru ve güvenli kullanıyoruz? 

Bu blogu oluşturmaktaki amacım; bütün bu soruların doğru cevaplarını bulmak , bilgisayar hakkında doğru bilgilere ulaşmak ve kendinizi bilgisayar alanında geliştirebilmek için her türlü bilgiyi bu blogta herkesle paylaşmak...
Sizlerinde bilgilerinizi ve paylaşımlarınızı bekliyorum.....